9.3.13

Amazon.com ya da Yurtiçi Kargo olmak

Amazon firması, öyle başarılı bir performans çiziyor ki, Apple, Google ve Microsoft gibi teknoloji devlerini kısa bir sürede geri bırakırsa hiç şaşırmayın. Amazon'u bilmeyen herhalde çok azdır; Amerika merkezli başta kitap alışverişi olmak üzere internetin en büyük perakende satış şirketidir. Müşterilerine kendi okuma cihazları, tabletleri, telefonları ve kişisel bilgisayarları üzerinden ulaşmaktadır. ABD’dedeki alışverişlerimin tamamına yakınını amazon.com adresinden yapıyorum. Çünkü fiyat karşılaştırma imkanı vermekle kalmıyor, en iyi fiyatları en iyi müşteri hizmetiyle sunuyor. Bir ürünü hatalı olduğu için iade etmek istedim. Ürünün hatalı olduğunu internet üstünde belirttikten hemen sonra bana ertesi akşam bir UPS görevlisinin geleceğini, eğer bana ulaşamazlarsa aynı görevlinin 3 kez geleceğini, yine de ulaşılamazsa bir UPS ofisine gitmemi istediler. UPS görevlisi gelip hazır bir adres etiketini yapıştırıp ürünü hiçbir sorgu sual ve yazı olmadan teslim aldı, ertesi gün de para iadem yapıldı. Amazon.com’un özel üyesi (prime member) iseniz, size herhangi bir tabletten izleyebileceğiniz yaklaşık 20 bin film, dizi ya da belgeseli ücretsiz olarak sunuyorlar. Bir filmi seçip izlemek istediğinizde bir saniye sonra film başlıyor. Filmin ortasında bir telefon geldi, dışarı çıkmak zorunda kaldınız. Tabletinizi de kapattınız. Bir hafta sonra filmi hatırladınız ve izlemek için başka bir tabletten tıkladığınızda amazon.com size soruyor. “kaldığınız yerden mi izlemek istersiniz, yoksa baştan mı gösterelim?” Son zamanda şirketler için şöyle bir ifade kullanıyorum. Bugün şirket yönetimi, “kendini müşterilerine sevdirme” aşamasına gelmiştir. Amazon alışveriş sürecinde öyle olağanüstü bir performans gösteriyor ki, şirketi seviyoruz, tıpkı bir dostumuzu sever gibi.

Bir de bunun tam tersini hissettiren şirketler var. Geçtiğimiz hafta Kayseri’den değerli dostum avukat Murat Çolak, Kayseri’nin muhteşem mantı markası Nostalji’den birkaç paket mantıyı Yurtiçi Kargo ile benim adıma gönderiyor. Ofisin boş olduğu bir anda Yurtiçi Kargo personeli geliyor ve yapıştığı yerden sadece yırtarak çıkarabildiğiniz bir not bırakıyor. Ben şehir dışında olduğum için asistanım haber veriyor; kargo notuyla birlikte kendi kartvizitini ve üstünde benim ismim olan şirket kartvizitimi alarak Yurtiçi Kargo Moda şubesine gidiyor. Benim nüfus cüzdanımla birlikte gelmediğim takdirde kargoyu teslim etmeyeceklerini söylüyorlar. Asistanım hayal kırıklığıyla ayrılıyor. Araya hafta sonu giriyor; Yurtiçi Kargo’nun Kayseri şubesi beni arıyor ve kargoyu hatırlatıyor. Ben de şehir dışında olduğumu söylüyorum; teslim almaları için asistanımın ve apartman görevlisinin ismini vermeye çalışıyorum. Nedense telefon kesiliyor ve Kayseri şubesi kesilen telefon görüşmesini tazelemek için tekrar arama ihtiyacı duymuyor. Apartman görevlimize kargoyu almaya gitmesini rica ediyorum. Gidince ona da vermiyorlar, oradan beni arıyor. Moda şubesinin yöneticisi Mehtap Hanım’a şehir dışında olduğumu nüfus cüzdanımı ulaştıramayacağımı söylüyorum. Kendisine gazete yazarı, üniversite hocası olduğumu, sürekli müşterileri olduğumuzu, kargoyu almak için 2 kişi gönderdiğimi ve yardımcı olmasını söylüyorum. Mehtap Hanım kesinlikle veremeyiz diyor ve apartman görevlisinin telefonunu masaya fırlatıyor. Şikayet etmek için Yurtiçi Kargo’nun web sitesinde bulduğum Genel Müdürlük telefonunu arıyorum 15 dakika boyunca telefona kimse ama hiç kimse cevap vermiyor. Çağrı merkezini arıyorum, orada görüştüğüm hanıma durumu anlatıyorum. Hanımefendi kargoyu nüfus cüzdanınız olmadan kimseye veremeyiz diyor. Sinirleniyorum, “KARGOYU İSTEMİYORUM, LÜTFEN KARGOYU YAKIN” diyorum. Çağrı merkezindeki hanım “Peki” diyor. İsteği yerine getirilecek memnun bir müşteri olarak telefonu kapatıyorum.

1 yorum:

idris dedi ki...

Ben de dün Yurtiçi Kargoya uğradım. Çıktı almam lazımdı ne yazık ki yazıcı, fotokopiler, zarflar... yokmuş. Bu yazınızı kargoya gitmeden önce okumuştum.