10.4.10

Başarının Yeni Sırrı: Doğal Olmayan Kaynaklar Geliştirmek

Bazıları zengin bir ailede ya da zengin bir coğrafyada doğar; ama marifet sıfırdan kalben, manen ve maddeten zenginleşmek ve başkalarına yardım etmektir.

10 günlük bir seyahat ve Sıra Dışı Anne-Babalık, Sıra Dışı Öğretmenlik Teknikleri başlıklı konuşma programları için Sanat Arat ile birlikte Sri Lanka ve Maldivler'e gittik. Bu seyahatten edindiğim bazı izlenim ve düşünceleri paylaşmak istiyorum. Önce İstanbul’dan Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti olan Abu Dabi hava limanına uçtuk, oradan aktarma ile Sri Lanka’ya geçecektik. Uçaktan inince hava limanına girdiğimizi sanarken bir de baktık ki, Duty Free Shop-Vergisiz Alışveriş merkezinin içindeyiz. Tamamen satışa odaklanmış bir hava limanı. Hava limanı içinde yer hizmetlerinin ulaşımı için kullanılan araçlar BMW’nin en lüks ve en son modelleri. Normalde bu tür arabalar, daha sıradan ve fonksiyonel olur. Hava Limanındaki alışveriş merkezinde yerel hediyelik eşyaları saymazsak Birleşik Arap Emirliklerine ait hiçbir şey satılmıyor. Petrol zengini bu ülke, paranın gücüyle müthiş bir mimari yapılaşmaya ve gösterişe sahip; ama bu gösteriş daha çok kabuk düzeyde; içi pek dolu görünmüyor. Sanat Arat soruyor: Bir gün petrolleri biterse ya da dünyada petrole ihtiyaç kalmazsa ne yapacaklar?

Sri Lanka, İngiliz sömürgesi bir ada olmaktan çıktıktan sonra çok fazla gelişememiş. İngiliz Sömürgesi oldukları dönemde eğitim dili İngilizce iken, 1980’lerin başında yerel lisan olan Sinhala diline çevriliyor. Eğitim dili Türkiye’de oldukça tartışmalı bir konudur. Bu konuya yaptığım seyahatlerden bakınca manzara farklı görünüyor. Anaokulundan ya da ilkokuldan başlayan ve İngilizce olarak yapılan bir eğitim çocukların ana dili gibi İngilizce öğrenmesine yol açıyor. Bir ülkenin vatandaşlarının çoğunun İngilizce konuşması küresel dünyaya daha iyi uyum sağlamalarına yardım ediyor. Ticaret, turizm ve eğitim açısından bugün için geçerli dil İngilizce. Sanat Arat soruyor; “Neden İngilizce? Neden başka bir dil değil?” Bu sorunun cevabı basit, ekonomik ve siyasi olarak üstün olan ülke (Amerika) kendi dilini dünya dili yapıyor. Olasılıkla Sinhala dili, hiçbir zaman dünya dili olmayacak. Türkçe’nin bir gün dünya dili olma olasılığı var. Bu konuda en büyük etkiyi dünya çapında yayılmış Türk okulları oluşturuyor. Dünyanın dört bir köşesindeki Türk okulları, bu ülkelerin vatandaşlarına çok üst düzey seviyede Türkçe öğretiyor.

Maldivler, Hint Okyanusu’ndaki muhteşem, dünyadaki cennet buraları denecek kadar güzel adalarıyla ünlü. Adaların kıyılarında binlerce rengarenk balık ve mercanlar var. Dünyada profesyonel ekipman olmadan balıklarla yüzebileceğiniz nadir yerlerden biri. Türkiye’de ortalama turist başına harcama 659 dolarken, Maldiv’de ortalama turist başına harcama 755 dolar. Maldivler yaklaşık 100 dolar daha fazla kazanıyor. Maldivler’de bir üniversite yok. Maldiv ekonomisinin tamamı turizme dayanıyor. Bu arada neden Maldiv’de "turist başına gelir", Türkiye’den daha yüksek? Bunun nedeni basit, Allah Maldiv’e bir lütufta bulunmuş; tabiat güzelliklerinin en güzelini vermiş. Biz Türkler olarak ülkemizin tabiat güzelliklerine aşık olsak da Maldivler’deki gibi bir okyanusumuz ve adalarımız yok. Ama dikkat ederseniz Türkiye’deki turist başına harcama sadece 100 dolar kadar düşük. Türkiye’de Maldiv’de hiç üniversite olmamasına karşın Türkiye’de 100’e yakın sayıda üniversite var. Türkiye’de biz doğal güzelliklerimizin üzerine binden fazla 5 yıldızlı tatil köyü yaptık. Türkiye’nin dünyada bir başarısı varsa, bu başarılar bilgi ve çalışkanlıkla hayata geçirilen projeler sonucunda ortaya çıkmıştır. Anlayacağınız marifet, petrol kaynaklarının üstündeki Birleşik Arap Emirlikleri ya da dünyanın en güzel adalarının üstündeki Maldivler gibi coğrafi olarak avantajlı bölgelerde doğmak değil, doğduğumuz yer neresi olursa olsun, bilgi, çalışkanlık ve yaratıcılıkla dünya çapında başarı elde etmek. Sri Lanka ve Maldivler’deki Türk okullarındaki yönetici ve öğretmenlerimiz de bulabildikleri en iyi kaynakları çalışkanlıklarıyla birleştirip eni iyi eğitim hizmetini vermeye çalışıyorlar.