7.10.12

Bisikletin Tekerine Takılanlar

“Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı bilir? Hem çok gezen hem de çok okuyan daha çok bilir. İkisi de enformasyon kaynağıdır. Gezerken görerek bizzat öğrenirken okurken başkalarından öğreniriz.”

Türkiye’de yürüyüş yapmak ya da bisiklete binmek için en güzel yer neresidir? Bu soruya verilebilecek en iyi cevaplardan biri Kuşadası Güzelçamlı-Dilek Yarımadası Milli Parkı’dır. 29-30 Eylül tarihinde Kuşadası Güzelçamlı Belediyesi dördüncü bisiklet festivalini düzenledi. Festivalin açılışında konuşma yapan Güzelçamlı Belediye Başkanı Özkal Yüksel’in konuşmasındaki hem içerik hem de Türkçe güzelliği dikkatimi çekti. Açıkçası bir taşra belediye başkanından beklenmeyecek modernlikte ve güzellikte bir konuşma yaptı. Daha sonra bir belediye çalışanıyla konuşurken Özkal Yüksel’in Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduğunu öğrendim. İyi bir okuldan mezuniyet, insana ister istemez her açıdan kalite katıyor diye düşündüm.

Bu festival sayesinde Güzelçamlı’yı ve Dilek Yarımadası’nın eşsiz güzelliğini yıllar sonra bir kez daha keşfettim. Bisiklet turuna eşi Mine Mahruki ile birlikte katılan Nasuh Mahruki için katılımcılardan biri “Nasuh Mahruki müthiş bir insan, herkes Everest’e çıktığı için ona hayran” dedi. Ben de kendisine Nasuh Mahruki, Everest’e çıktığı için değil, başarılı bir sivil toplum örgütünün aktif lideri olarak hizmet verdiği için insanlar ona hayran. Yoksa Türkiye’den şu ana kadar Tunç Fındık dahil, 14 kişi Everest’e çıktı, ama kimse onların peşinde toplanmıyor” diye yorum yaptım. Tam o sırada bisiklet turu katılımcılarından biri geldi ve Nasuh Mahruki’ye “Türkiye için yaptıklarınıza teşekkür ederim.” dedi. Bir anlamda teorimi teyit etti. Ülkemizin Bisikletliler Derneği Başkanı Murat Suyabatmaz’ın da uluslararası arena dahil, müthiş bir şampiyonluk geçmişi var, ama insanlar, onun çevresinde de bisiklet kariyeri için değil, bisikletin bir ulaşım aracı olması konusundaki hizmetleri dolayısıyla toplanıyorlar. Demek ki, liderlik bireysel başarılardan çok, hizmet etme çabasının bir sonucu.

Festival sırasında kendi hayatının kahramanı olan birçok insanla tanıştım. Bunlardan bir tanesi sıra dışı deniz lezzetleriyle öne çıkan Güzelçamlı’daki Kıyı Balık Restoran’ın sahibi Erdal Bilkay’dı. Kendisi Mardin Midyat’tan 1992 yılında Ege’ye, Bodrum’a gelmiş, bir lokantada en alt pozisyonda eleman olarak çalışmaya başlamış, altı yılda aşçılığa yükselmiş, ardından da Güzelçamlı’da kendi lokantasını açmış. Kendine özgü deniz ürünleri tarifleri denemiş ve muhteşem balık yemekleri bulmuş. Doğudan gelmiş, öğrenmeye açık, çalışkan bir insanın patronluğa yükselişinin güzel bir öyküsü.

Turda tanıştığım 62 yaşındaki Davud Şaşal için kendisinden ayrıldıktan sonra şöyle dedim. Türkiye’de bir milyon tane Davud Şaşal olsaydı, Türkiye dünya lideri olurdu. 11 yaşından beri çalışan Davud Şaşal, 42 yaşında emekli olmuş. Hala çalışıyor. 59 yaşında bisikleti keşfetmiş. Şimdi İzmir’den Çanakkale’ye, İzmir’den İstanbul’a bisikletle gidip geliyor. Emekli maaşının kartını ailesine vermiş, bindiği fevkalade yüksek teknolojik bisikletlerin masraflarını da yaptığı ek işlerden kazanıyor. Hayali bisikletle Hacca gitmek. Güzelçamlı’da tanıştığım başka bir çift kahraman daha var: 62 yaşındaki Wolfgang ve Gaby Mischnick çifti, Frankfurt’tan bisikletle yola çıkmışlar; Türkiye’den Kuzey Afrika üstünden İspanya’ya gidecekler oradan da Frankfurt’taki evlerine dönecekler. Bu 60’lıkların macerası da “Bizden geçti” diyenlere duyurulur. Yaşamında spor olan bu yaş grubundaki insanlarla , yaşamında spor olmayan insanların durumunu sorgulamak gerekiyor.

Güzelçamlı’da Çidihan otel çalışanlarının yüzünde ve hizmetlerinde misafirperverlik, çadır ve bungalov evler sunan ve hatta bir dut ağacının üstüne tahta ev yapan Lazoğlu Kamping’de ise kalbi bir sıcaklık, yaratıcılık ve medeniyet var. Turizm’de kaliteyi yıldız sayısı değil, müşterisini evinde misafir gibi algılama zihniyeti sağlıyor. Denizli’den değerli dostum danışman Türker İşler, herkes seyahat ediyor, ama çoğu insan görmüyor diyor. Sanırım görmek için hem gözleri hem de kalbi açmak gerekiyor.

Hiç yorum yok: